İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'nde tartışmalara yol açtı: Prof. Dr. Türkan Saylan'ın adı sokağında yaşayacak – Son Dakika Türkiye Haberleri

Prof.Dr. Türkan SaylanEvinin bulunduğu sokağa isim verilmesi önerisi, Cumhur İttifakı'nın çoğunlukta olduğu İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde AKP ve MHP'lilerin oylarıyla reddedildi.

Teklif, geçen ay 31 Mart seçimlerinde çoğunluğun CHP'ye gitmesi üzerine kabul edilmişti. İBB Meclisi'nin temmuz ayındaki üçüncü oturumunda Türkan Saylan'ın Arnavutköy'deki evinin bulunduğu sokağın adı belirlendi. “Türkan Saylan Caddesi” olarak değiştirilmesine karar verildi.

Kararın ardından AKP grup sözcüsü Faruk GökkuşYarın parlamentoda çoğunluğu sağladığımızda ismini değiştireceğiz.“dedi.

Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat'ın katılımıyla bugün yol tabelası asıldı. Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat'ın yanı sıra, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyesi, ÇYDD Onur Kurulu Onursal Başkanı Avukat Gülsen Akbulak ve Başkan Yardımcısı Avukat Hüseyin Karataş, Sinema ve tiyatro oyuncusu Nergis Çorakçı ve Türkan Saylan'ın hayranlarının katıldığı törene, İstanbul Nişanı avukatları ve ÇYDD Genel Merkez Onur Kurulu üyesi Avukat Ali Gürbüz katıldı.

Törende konuşan Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, şunları söyledi:

“Değerli Türkan Saylan dostları, bugün çok özel bir gün, 30 Ağustos Zafer Bayramımız. Beşiktaş'tan bahsederken Beşiktaş'ın birçok özelliğinden bahsediyoruz ama Beşiktaş'ın en önemli özelliği yaşattığı tarihi mirastır. ve geleceğe taşınmasından sorumludur. Bu tarihi mirasın en önemli kısmı Cumhuriyet'tir, Cumhuriyetin değerleridir, milli bayramlarımızdır, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal'dir. Atatürk'ün bir evi vardı, Kurtuluş Savaşı'nın planlarını yaptı, Cumhuriyet fikrini geliştirdi, 15 Mayıs'ta evinden çıktı, Akaretler'e yürüdü, Kartal adlı motosikletine binerek Bandırma Vapuru'na giderek Kurtuluş Savaşı'nı başlattı. Bağımsızlık Beşiktaş'tan bahsederken her zaman dile getirdiğimiz ve en çok önemsediğimiz konulardır. Dolayısıyla bu duyarlılığımızı ileriye taşımak, bu mirası, bu sorumluluk duygusuyla çalışmalarımıza taşımak bizim sorumluluğumuzdur. Bundan sonra da devam edeceğiz. Türkan hocamız tüm hayatını Cumhuriyetin bu değerlerine adadı, Cüzzamla Mücadele Derneği'ni kurdu ve belki yüzbinlerce insanın hayatını kurtardı. Yüzbinlerce kız çocuğunun eğitimine katkıda bulunmuş, eğitimine vesile olmuş bir insandır. Dolayısıyla Beşiktaş'ın en önemli değerlerinden biri olarak tarihe geçti.

“ÖNEMLİ TÜRKAN ÖĞRETMENİMİZİN YAPTIĞINI ANLATMAK, İFADE ETMEK VE TAKİP ETMEK”

Türkan Hoca hem kendi evinde hem de Cumhuriyet değerleri uğruna mücadele eden Beşiktaşlı komşumuzdur. Bulunduğumuz sokakta yaşayan, hayatı boyunca burada savaşan ve bu evde yaşayan bir bilim adamı. Dolayısıyla yaşadığı yerin belediye başkanı olmak bizim için aynı zamanda gurur kaynağıdır. Göreve gelir gelmez oturacağı sokağın adını vermek bizim sorumluluklarımızdan biri. Buradaki komşularımızdan ve Türkiye'nin her yerinden aldığımız taleplerden biriydi. İki talep vardı; bunlardan ilki yaşadığı sokağa adının verilmesiydi. İkincisi ise burayı evinde müze olarak açmaktı. Göreve gelir gelmez Beşiktaş Kent Konseyi'nden caddeye ismimizi verme kararını aldık. Bu kararı İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'ne gönderdik ama ne yazık ki o günün şartlarında İstanbul Belediyesi çoğunluğunun siyasi temsilcileri bu kararın alınmasını engelledi. Beşiktaş belediye meclisine ilettik ama orada çok kötü, çok kibirli ifadelerle söylediler; Biz var oldukça, yaşadığımız sürece ona ve onun gibilere asla sokak ismi verilmeyecek denildi. Elbette bu açıklamalara çok üzüldük ve üzüldük ama o günün şartlarında komşularımızla birlikte buraya astık, asarken de hep birlikte kendi kendimize dedik ki: İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde çoğunluğu alacağız. Bir sonraki seçimlerde bu tabelayı tam anlamıyla buraya asacağız ve sokağın adını değiştireceğiz. Bütün dileklerimiz gerçekleşti. O gün söz verdiğimizi, yapılması gerekeni bugün gerçekleştirdik ve bugün hep birlikte bu tabelayı gururla buraya asıyoruz. Önemli olan Türkan hocamızın yaptıklarını anlatmak, ifade etmek ve takip etmektir. Takibinin en önemli fikri takiptir.

“SİYASİ GRUPLARIN TEMSİLCİLERİNE KARŞI MÜCADELEYE HER ZAMAN DEVAM EDECEĞİZ”

Kibir siyaseti artık Türkiye'de yok olmaya mahkum bir durum haline geldi. Büyükşehir Belediye Meclisi olarak bu kararı alırken hiçbir kişi, kurum, topluluk, vakıf, dernek olmadığını söyledik. İnsanlar var. Millet ne derse o olur. O gün insanlar bir şeyi dile getirdiler; bu caddenin adının Türkan Saylan Caddesi olacağını söylediler. Evet, belki kısa bir süreliğine resmi olarak bunu başaramadık ama bir süre sonra vatandaşlarımız gerçeği ortaya çıkardı. Vatandaşlarımız sadece burada değil, 31 Mart seçimlerinde de tavır aldı. Vakıf ve cemaat meselesine karşı çıkmaya devam edeceğiz. Her çocuğumuzun eğitim hakkını korumaya, eşit eğitim haklarına kavuşmalarına yardımcı olmaya, yerel yönetimler olarak üzerimize düşen tüm sorumlulukları yerine getirmeye devam edeceğiz. Bu siyasi grupların temsilcilerine karşı birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz. Geçen ay İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu ile eviyle ilgili bu sorunu paylaşmıştık. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız dedi ki: süreci birlikte yönetelim. Beşiktaş Belediyesi ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi bu evin satın alınması için resmi görüşmelere başladı. Evi çok yakında satın alacağız. Burayı müze haline getireceğiz. Adına yakışır bir müze oluşturacağız. Tabii buradaki paydaşlarımızla birlikte. Ona buradan müjdeli haberi verelim.

Türkan Saylan'ın avukatı Hüseyin Karataş konuşmasında şunları söyledi:

“Öncelikle başkanıma bu konuda gösterdiği çaba ve çabalardan dolayı teşekkür ediyorum. Türkan Saylan dokunulmazlara dokunan bir kadındı. Kimsenin dokunamadığı cüzzamlara dokundu, halkın eğitim görmesi için gereken her şeyi yaptı. Kimsenin dokunamadığı, eğitim alamadığı çocuklara sahip çıktı ve Türkiye'nin modernleşme mücadelesi için gereken her şeyi yaptı.” “Bu ev 13 Nisan'da, talihsiz ve şerefsizlerin akınına sebep olan gündü, evden çıktığımda arabamın ön tekerlekleri yere değdi mi bilmiyorum, o hıza ulaştım ve buradan bütün bu hukuksuzlukları, buraya sahte delil koyma dürtülerini engelledim ve o gün hocama şöyle dedi: “Hüseyin'ciğim”, “Bak, eve giren polislerden biri oğluna burs istiyordu.” tanıdıkları, onlara verelim, burada görevlerini yapıyorlar” dedi. Dolayısıyla bu sokağın bu ismi alması, zaten yaşayan ve yaşamaya devam edecek olan Türkan Saylan'ın kimliğinin ve ruhunun devamı olacaktır. canlı.”

“BU ÖNEMLİ GÜNDE BU KARANLIKTA ÖNEMLİ BİR ŞEY YAŞADIK”

Nergis Çorakçı törende yaptığı konuşmada, “Atatürk'ün torunu ve Türkan Saylan'ın kızı olarak bu anlamlı günde çok teşekkür ediyorum, bu karanlıkta çok önemli bir şey yaşadık. Müze benim çok önemsediğim bir fikir ve Türkan Hanım'la da her zaman bu konulara önem veriyorum.” Konuşurduk. En büyük hayalim sadece müze olarak değil, camında asılı “Satılık” tabelasını görmeden burayı bu şekilde görmek. Ama Türkan Hanım'ın müzenin yanı sıra en çok önemsediği şeyin çocuklar olduğu düşünülürse, o müzeye üç piyano girerdi, sıra dışı çocuklar için buraya gelmek her öğretmenin hoşuna gidecek bir ders olabilir, bir gelenek haline gelebilir. Büyük hayallerim var, çok çabuk bir yere geldiğimi biliyorum, Belediye Tiyatrosu oyuncusuyum, uzun bir yol olacak, her şeyi yapabileceğimden daha çok yanınızda olacağım, taş bile taşıyabilirim.”

FOTOĞRAF: CUMHURİYET

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir